Geçtiğimiz hafta sonu İsviçre'nin Lozan kentinde düzenlenen FAI International Drones Konferansı ve Fuarı, drone endüstrisinin liderleri ve uzmanlarını, drone inovasyonunun geleceğini tartışmak ve “İnsanlık için Drone” temalı 20.000 dolarlık ödül için yarıştı. Bu etkinlikte Prens Alvaro de Orleans-Borbon Grant olarak bilinen ödül, otonom bir ambulans drone için bir konsept geliştiren Vincenzo Navanteri adlı bir İtalyan mühendisine verildi. Bu konsept tasarlandığı şekilde hayata geçerse, bu insansız hava aracı (İHA) yüzlerce can kurtaracağı değerlendirilmektedir.
Önerilen insansız hava aracı 100 km / s hızda, 150 kilometreye kadar bir mesafe için tek bir yolcu taşıyan bir sedye içermektedir. Yolcular 120 kilograma (yaklaşık 264 pound) kadar ağırlığa sahip olabilir.
Bu drone diğerlerinden farklı kılan nedir? İHA eğitimi nasıl olmalıdır?Elektronik bataryalarını, her biri yüksek hızlı jeneratör olan gaz türbin motor ile havalanması en önemli farklılığıdır bu drone’nun. Navanteri, bu teknolojinin zaten patentli olduğunu ve geliştirilen bu teknolojinin basit 20 dakikalık pil ömründen ötesinde drone’ları ileriye taşımaya yardımcı olacağını umduklarını söyledi. Bu kadar kiloyu uzun süre taşıyabilen bir LiPo pil (henüz) üretilmedi. Ancak endüstriyel drone’larda fosil yakıtların kullanılması, hobilerinin elektrikte kalması gerektiğini düşünen birçok drone üreticisi ve meraklısı için zaten bir endişe kaynağı.
Navanteri ambulans drone için, “Drone'nun uzak köylerdeki acil müdahaleler veya erişimin geçici olarak zor olduğu durumlar için esas olarak kurtarma ve ilk yardım misyonları için tasarlandı. Her türlü felaketten etkilenen herhangi bir yer - depremler, seller, hatta nükleer kirlenme bölgeleri için kullanılması hedeflenmiştir” Bildiğimiz gibi, geleneksel uçaklar üzerindeki drone teknolojisinin en güçlü yanlarından biri, daha dar alanlara girebilmesidir.
Ambulans drone bir hastane veya sağlık tesisinden belirli bir GPS koordinat setini alarak, sahadaki bir sağlık görevlisi hastayı uçan sedyeye yüklendikten sonra drone hareket etmektedir. Entegre bir oksijen kaynağı hastanın nefes almasını sağlar. Kokpit, kapalı bir alanda iken, tıbbi izleme ekipmanı, yerleşik kameralar ve iki yönlü bir iletişim sistemi, sağlık görevlilerinin, hastanın durumunu izlemelerini ve uçuş sırasında onlarla temas halinde olmalarını sağlar. Navanteri'nin drone' a yönelik vizyonu, en az hane halkı insansız hava aracında, drone'ların kendisini ana üssüne geri götürmesine izin verecek bir eve dönüş fonksiyonu yaratmayı umduğundan, en az pilot uygulamayı içermektedir.
Navanteri'nin ele almadığı en büyük zorluklardan biri, bu özerk ambulans drone'nun kullanacağı engellerden kaçınma sistemleridir. Elbette, modern uçakların birçoğunda engellerden kaçınma var, ama bir DJI drone satın alan herkesin teknolojinin hala önemli bir geliştirmelere açık olduğunu biliyor. Engellerden kaçınma droneları genellikle ağaç dallarını kaçınılması gereken katı engeller olarak kabul etmeyecekler ve drone'nuzun ağaçta dolaştığı zaman can sıkıcı olurken, insanı taşıyacak bir drone için gerçek bir sorun olabilir. Özellikle bir çarpışma kritik durumda bir kişinin daha da yaralanmasına neden olur. Bu teknolojinin potansiyeli için heyecanlanmaya başlamadan önce, ambulans drone'nun tasarımının bu önemli yönü hakkında daha fazla geliştirme istiyoruz.
Bununla birlikte, işlevsel bir ambulans drone’nun toplum için büyük bir nimet olacağını söylemeye gerek yok ve Navanteri'nin ekibinin yeni 20.000 dolarlık hibe ile neler yaptığını görmek heyecan verici olacaktır. Navanteri, FAI Expo’nun seçim komitesine “Bu ödülü kazanmayı beklemiyordum” dedi. “Bu tür yarışmalara hiç girmedim - şanslıydım ve kazandık!”. Ayrıca, insan yolcular için henüz hazır olmasa bile, bu drone'nun sorunlu bölgelere acil durum ekipmanı, ilaç veya acil gıda malzemeleri taşımacılığında da kullanılabileceğini de sözlerine ekledi.
Ne düşünüyorsunuz? Navanteri, FAI'nın söylediği gibi “Prens Alvaro de Orleans-Borbon Hibe'ye layık bir ilham verici alıcı” mıdır? Yoksa bu potansiyel olarak tasarruf sağlayan teknolojinin uygulamaları hakkında hala bazı şüpheleriniz var mı? Yorumlarınızı bekliyoruz.